Sabancı Müzesi yine etkileyici bir sergiye ev sahipliği yapıyor. "Ai Weiwei / Porselene Dair" isimli sergi aslında 12 Eylül tarihinde açılış yaptı, ancak ben henüz görebildim. Dün lodosla ısınmış İstanbul havasını değerlendirelim dedik ve Emirgân yollarına düştük. Her zaman fazlasıyla keyif aldığım Sabancı Müzesi'nde yine bir ustanın eserleriyle buluşmak bana çok iyi geldi.
Çin'in asi ve çok yönlü sanatçısı Ai Weiwei, dünyanın haksızlığını eserlerine sığdırmayı başaran bir usta. Onun çalışmalarını izlerken "Neden?" diye sormamak ve insanlığından utanmamak imkânsız. Porselen çalışmalarının görüldüğü İstanbul sergisinde Weiwei'in hayat hikâyesine ve Çin hükümetiyle yaşadığı sorunlara odaklanılmış. Örneğin, bir soruşturma sırasında darp edilmesiyle yaşadığı kafa travmasının röntgenini porselen bir tabağa aktardığını görüyoruz.
Meraklanıp soruşturmanın nedenini okuduğumuzda 2008 yılında Çin'de yaşanan bir depremde okul binalarının altında ölen çocukların sayısının açıklanmamasını kafasına taktığını öğreniyoruz. Blogu aracılığıyla halkı örgütlüyor, olumlu bir sonuca ulaşıyor, ancak o arada hapis hayatına kadar uzanan epeyi bir sıkıntı yaşıyor. Fakat asla vazgeçmiyor. Sanatçının politik duruşu olması gerektiğini savunan Ai Weiwei, insan hakları savunucusu sıfatıyla dünya üzerindeki her haksızlığa karşı çıkmayı bir görev biliyor. Sığınmacı sorununu işlediği Odysseia çalışmasının yer aldığı bölümden ayrılamadım. Aniden oraya ışınlanan biri ilk bakışta geleneksel Çin vazolarıyla karşılaştığını zannedebilirdi, ta ki üzerindeki motiflerin medyadan aşina olduğumuz sığınmacı ailelerin görüntüleri olduğunu anlayana kadar.
Video, fotoğraf, film çalışmaları da bulunan sanatçının İstanbul'daki sergisi porselen üzerine ancak bahsettiğim alanlardan tadımlık çalışmalar da görebilirsiniz. Anlatılmaz yaşanır bir sergi bu. Ai Weiwei, karşı çıkılması gereken, düzeltilmesi umut edilen toplumsal sorunları sanat aracılığıyla yansıtma ustalarından biri ve benim bu anlamda sonsuz saygı duyduğum,
"İyi ki varlar" listeme eklemiş olduğum bir isim. Henüz görmediyseniz ve fırsatınız varsa
28 Ocak 2018 tarihine kadar sürecek olan bu sergiyi kaçırmayın derim. Çarşamba günleri serginin ücretsiz gezilebileceğini eklemek isterim. Yok ben gidemem, bu adamı da tanımıyorum ama tanımak isterim diyenler için de "Ai Weiwei: Never Sorry" (Ai Weiwei:Asla Pişman Olma) isimli belgeseli tavsiye ederim.
Çin'in asi ve çok yönlü sanatçısı Ai Weiwei, dünyanın haksızlığını eserlerine sığdırmayı başaran bir usta. Onun çalışmalarını izlerken "Neden?" diye sormamak ve insanlığından utanmamak imkânsız. Porselen çalışmalarının görüldüğü İstanbul sergisinde Weiwei'in hayat hikâyesine ve Çin hükümetiyle yaşadığı sorunlara odaklanılmış. Örneğin, bir soruşturma sırasında darp edilmesiyle yaşadığı kafa travmasının röntgenini porselen bir tabağa aktardığını görüyoruz.
Meraklanıp soruşturmanın nedenini okuduğumuzda 2008 yılında Çin'de yaşanan bir depremde okul binalarının altında ölen çocukların sayısının açıklanmamasını kafasına taktığını öğreniyoruz. Blogu aracılığıyla halkı örgütlüyor, olumlu bir sonuca ulaşıyor, ancak o arada hapis hayatına kadar uzanan epeyi bir sıkıntı yaşıyor. Fakat asla vazgeçmiyor. Sanatçının politik duruşu olması gerektiğini savunan Ai Weiwei, insan hakları savunucusu sıfatıyla dünya üzerindeki her haksızlığa karşı çıkmayı bir görev biliyor. Sığınmacı sorununu işlediği Odysseia çalışmasının yer aldığı bölümden ayrılamadım. Aniden oraya ışınlanan biri ilk bakışta geleneksel Çin vazolarıyla karşılaştığını zannedebilirdi, ta ki üzerindeki motiflerin medyadan aşina olduğumuz sığınmacı ailelerin görüntüleri olduğunu anlayana kadar.
Video, fotoğraf, film çalışmaları da bulunan sanatçının İstanbul'daki sergisi porselen üzerine ancak bahsettiğim alanlardan tadımlık çalışmalar da görebilirsiniz. Anlatılmaz yaşanır bir sergi bu. Ai Weiwei, karşı çıkılması gereken, düzeltilmesi umut edilen toplumsal sorunları sanat aracılığıyla yansıtma ustalarından biri ve benim bu anlamda sonsuz saygı duyduğum,
"İyi ki varlar" listeme eklemiş olduğum bir isim. Henüz görmediyseniz ve fırsatınız varsa
28 Ocak 2018 tarihine kadar sürecek olan bu sergiyi kaçırmayın derim. Çarşamba günleri serginin ücretsiz gezilebileceğini eklemek isterim. Yok ben gidemem, bu adamı da tanımıyorum ama tanımak isterim diyenler için de "Ai Weiwei: Never Sorry" (Ai Weiwei:Asla Pişman Olma) isimli belgeseli tavsiye ederim.
![]() |
"Özgürlük İçin Çiçekler". Çiçeklerin hikâyesi de bambaşka. Anlatmakla bitmeyecek ayrıntılar... |