Salgın endişesiyle kıvranan ruhlarımızı bir parça şenlendirmek için ufak bir doğum günü kutlaması yaptık. Annem de ben de Kasım ayında doğmuşuz. O 16'sında, ben 25'inde... Herkesin doğum günü kendine özel fakat bu sene beraber kutlayalım istedik çünkü malûm sebepler yüzünden çok az görüşebiliyoruz. Normalde daha kalabalık olurduk. Bu sene sadece anneanne, iki kızı, iki torunu ve iki damadı ile sınırlıydı kontenjanımız:) Çektiğimiz fotoğraf ve videoları, bir sonraki yıl yine hep beraber olmak dileğiyle geniş aile whatsapp gurubunda paylaştık.
Şartlar gereği annemin doğum gününe ben de eklenmiştim ancak ilk amacımız onu mutlu etmekti. Bunun için önce rengârenk bir pasta sipariş ettik. Bir an 2020'de olduğumuzu unutup "Hadi beraber üfleyelim" teklifinde bulunsa da bu isteğini "Daha neler!" diyerek konu dışına ittik. Mumlar göstermelik olarak pastanın üzerindeydi. Birer tanesini elimize alıp uzak köşelerde üfledik. Zirâ dilek dilemeden olmazdı. Güzeldi ama farklı bir doğum günüydü. Sadece fotoğraflar için kısa süreli yakınlaştık, mesafeli oturduk,
sık sık camları açıp odayı havalandırdık. O günden sonra yine ayrı ayrı evlerimize kapandık. Yine de...
İyi ki doğmuştuk biz! Ve hayat her şeye rağmen yaşamaya değerdi!